İnsanların acılarını, üzüntülerini dile getirdiklere şiirlere, şarkılara ya da nağmeli manzumelere verdiği isim olan ve ağlamak fiiliyle aynı kökten gelen ağıt kelimesi yumuş G harfiyle yazılır: "Ağıt". TDK sözlükte "ağıt" yazımı doğru bulunmaktadır. Ahıt, Agıt, Aıt gibi yazımlar yanlıştır.
Ağıt kelimesi ünlü harfle başlayan ek alınca yumuşamaz: ağıta, ağıtı, ağıtın vs. yazılır. Öte yandan "ağdı", ağıdı", "ağtı" yazımları yanlıştır. Bu ifadenin günlük dilde kullanımına ve literatürdeki basılı örneklerine dair ChatGPT tarafından getirilen sonuçlar da bu kuralın Türkçede yerleşmiş olduğunu göstermektedir:
"Ölen kişi için ağıt yakmak, geleneği gereğidir."
"Ağıt yakarak acımızı paylaştık."
"Annesinin ölümü üzerine o kadar güçlü bir ağıt yakmıştı ki herkes duygulandı."
"Ağıt yakmak, kederi hafifletmenin bir yoludur."
"Birçok kültürde ölü için ağıt yakmak yaygın bir gelenektir."
"Ağıt yakmak, birinin kaybı karşısında içimizdeki üzüntüyü dışa vurmanın bir yolu olarak kabul edilir."
"O kadar hüzünlüydü ki, ağıt yakar gibi konuştu."
"Ağıt yakmak, ölen kişinin hatırasını canlı tutmanın bir yolu olarak da kullanılabilir."
"Ağıt yakarken, geçmişteki anıları hatırlamak insana huzur verir."
"Ağıt yakmak bir geleneğin yanı sıra bir tür terapi olarak da kullanılabilir."
"Köylüler, onun yakasına yapışarak ağıtlar yakmaya başlamışlardı." - Tarık Buğra, "Kırlangıçlar"
"Yine ağıtlar yakılmış, onların içinde çocukların, kadınların feryatları yankılanmıştı." - Yaşar Kemal, "İnce Memed"
"Duydukça o çığlıkların içindeki ağıtları, hüzünlü Türkülerle karışan iniltileri, insanın içi sızlardı." - Sait Faik Abasıyanık, "Semaver"
"Gelin, gelin de, hiç olmazsa ölüme bir ağıt yakın!" - Orhan Kemal, "72. Koğuş"
"Ve işte şimdi burada, her gün her gece, her gün her gece, ağıt yakıyoruz." - Elif Şafak, "Aşk"
"Sokakta yankılanan ağıtları yalnızlığıma taşıyordum." - Buket Uzuner, "Sahilde Kafka"
"Yastığın sıcaklığına ve bir zamanlar her gece okuduğun ağıtlara sarılıp ağlarsın." - Albert Camus, "Yabancı"
"Zamanın üstünden akıp gitmiş, ama burada hala ağıtlar yankılanıyordu." - İhsan Oktay Anar, "Puslu Kıtalar Atlası"
"Bir kadın, bir ağıt tutturur, ayakta duranlarla birlikte ölüye dua ederdi." - Ahmet Ümit, "Sis ve Gece"
"Kırlangıçlar, gün boyunca ağıt yakıyorlardı." - Kemal Tahir, "Esir Şehrin İnsanları"
Kaynak: OpenAI Chatbot.
_______________
Tik İşareti Kopyala
Üslü Sayı Yazma
Heryer Nasıl Yazılır
Allah Arapça Yazılışı
Klavyede Şapkalı A Yapmak
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakınının temel başvuru kaynağı olmuştur.
.jpg)
_(14754482296).jpg)
