1. Bulunma durumunu ifade eden -de/da:
Evdeyim, Nerede, Kimlerde, Kitapta, aklımda, gözünüzde, çantasında... Bu örneklerin hepsinde bir içinde ya da etrafında bulunma durumu ifade edilmektedir. Buna ismin -de hali ya da adın -de durumu denir. Bunlar bitişik yazılır ve sert ünsüz benzeşmesinden etkilenirler:
İçeride
Maçta
Mahzende
savaşta
2. Dahi anlamına gelen de/da ayrı yazılır. Bu tür yapıları anlamak için de/da yerine dahi sözcüğünü getirmek önerilir:
Ben de özledim. (Ben dahi özledim)
Alevli meyve tabağı da ister misin paşam? (Alevli meyve tabağı dahi ister misin paşam)
Sen de başını alıp gitme. (Sen dahi başını alıp gitme)
Dahi anlamında de'ler ünlü uyumundan etkilenir: ince ünlüyle biten sözcüğün ardından gelince "de", kalın üncüyle biten sözcüğün ardından gelince "da" şeklini alır.
Ama sert ünsüz yumuşamasından etkilenmezler:
"Gidip de görmediğimiz" yazımı doğrudur.
"Gidip te görmediğimiz" yazımı yanlıştır.
"Konuş da dinleyelim" yazımı doğrudur.
"Konuş ta dinleyelim" yazımı yanlıştır.
3. Bağlaç olan de/da ayrı yazılır. Bunların ayırt edici özelliği iki cümleyi birbirine bağlamalarıdır. Yani bağlaç olan de/da'yı silip yerine nokta konsa ortaya iki ayrı cümle çıkar:
Petrol vardı da biz mi içtik?
Sen sordun da ben mi söylemedim?
Ne iyi ettin de geldin
Bağlaç olan de/da, tıpkı dahi anlamındaki de/da gibi ayrı yazılır, ünlü uyumu kuralına uyar ama ünsüz benzeşmesi kuralına tâbi olmaz.
Not: "dahi anlamına gelen de" derkenki dahi'nin a'sı kısa okunur. Eğer uzun okunursa deha sahibi insan anlamına gelen dâhi sözcüğüyle karışır.
Tik İşareti Kopyala Üslü Sayı Yazma Kaale Almak mı Kâle Almak mı Allah Arapça Yazılışı Klavyede Şapkalı A Yapmak
Bu sitede salt TDK imla kılavuzu esas alınmamıştır. Zira TDK, 1985'ten sonra yayınevlerin başvuru kaynağı olma özelliğini kaybetmiştir. 1980 öncesi TDK üyelerinin eseri olan Ana Yazım Kılavuzu ve Dil Derneği Yazım Kılavuzu, yayıncıların tamamına yakının temel başvuru kaynağı olmuştur.